top of page
Ahsen ÇALIŞIR

Ustamla Bir Buluş

Yazar: Ahsen ÇALIŞIR (10 Yaşında)

Editör: Elif Serra KÜPELİ (10 Yaşında)

Şef Editör: Yağmur KARACAN



PİS VE TOZLU MAĞARA DUVARI


Bugün ustam Homo Erectas ile birlikte bir keşif yaptık. Sıcak ve yanan bir şeydi bu. Ben de ustam da ne olduğunu bilmiyorduk.


-Eyyy ustam, bu nedir?


-Çırağım, bu bir büyüdür.


-Peki, büyü nedir?


-Büyü bizlerin doğaüstü, dünyayı etkileyebildiğini öne süren uygulamalar ve bunların çevresinde oluşturulan kültürel sistemdir.


-Hmmm, peki bu sıcak ve yanan büyü sence iyi mi, kötü mü?


-Şeyyy, bence bu büyü ikisini de barındırıyor. Çünkü baksana hem ısıtıp hem de etrafa gittikçe yayılıyor.


 -Ustam eğer uygun bulursanız bu şeye dokunalım.


 -Biraz düşüneyim.


Heeee, bu arada ustam çok bilgili ve çok akıllı bir insandır. Öyle kolay kolay işe gelmez, nasıl geldiğini sana anlatayım. İlk önce durumu koklar, nasıl kokuyor, iyi mi? Yoksa kötü mü? Sonra dilini dışarı çıkartır ve etrafı yalamaya başlar. En sonunda da etrafı dinler. Nasıl sesler var? İşte böyle, aynı şekilde kokladı, tadına baktı ve dinledi. Sonra bir karara vardı. Kararını verdiğin de heyecandan upuzun saçlarım önüme geldi. Ama benim için hiç önemli değildi.


-Sayın çırağım, söylediğin üzere bu aşamayı kabul ediyorum.


-Yaşasııın!


-Yalnız bir şartla, ilk önce cansız varlıklardan başlayacağız. Mesela, bir ağaç dalı sonra da bir yumuşak beyaz ve kokmayan bir koyun derisi ile devam edeceğiz. Belki biz de dokunuruz.


- Harika ustam, tamam!


Ustamın dediğini yapmaya başladık. İlk önce bir sopa yaklaştırdık. Bu sopa çok ince ve pürüzsüzdü. Sopayı yaklaştırdığımızda, sopa yanmaya başladı.


Ardından koyun derisini denedik. Koyun derisi de eridi ve değişik bir koku çıktı.


-Ustam nasıl, dokunabilecek miyiz?


-Evet, fakat ilk ben dokunacağım.

-Tamam ustam.


Ustam bu yanan şeye yaklaştı elini değdirdi ve bir çığlık atıp eline baktı. Eli bir taş gibi simsiyahtı. Sonra da yüzünü biraz uzaktan tuttu ve yüzüne sıcak bir rüzgâ vurdu.


 -Çırak sakın ama sakın sen bunu yapmıyorsun anlaştık mı?


 -Ama ustam çok istiyorum, lütfen.


-Hayır dedim!


- Peki ustam.


Bu bulduğumuz şey birkaç saat öylece durdu. Güneşin batmasına yakın derede ellerimi yıkadım, sonra bulduğumuz şeyin başına geçtim. Ellerimden damlayan sopsoğuk damlalar bulduğumuz şeyi küçültmeye başladı ve bunu hemen ustama söyledim. Ustamla birlikte avuçlarımıza su alarak bulduğumuz büyüyü yok etmeyi başardık.


-Ustam, bu olayları nasıl tanımlayabilirsin?


-Çırak, bu olayları sana şöyle anlatayım. Bu büyü bizim için hem iyi hem de tehlikeli bir büyüdür. Eğer biz bu büyüyü iyiye kullanırsak bizim için iyi ama kötüye kullanırsak bizim için felaket yaşatabilecek güçtedir. O yüzden bu büyüyü her zaman iyiye kullanacağız.


-Tamamdır ustam. Sen hiç merak etme, ben bu büyüyü her zaman iyiye kullanacağım.


-O zaman anlaştık.


Ustamla büyük bir keşif yaptık. Bence çok güzel ve çok yararlı olacağını düşündüğümüz bir keşifti.

bottom of page